06 Haziran 2011

"Sbs Çıkışı Mağdur Öğrenci Stayla"



Evet gencolar, ben de o sbs mağdurlarından biriydim. Ve kusmak istiyorum şuan. Yersiz oldu ama, kusasım geldi yani harbiden. Neyse midesini bulandırmayalım milletin.
     Sınav nasıl mı geçti ? Klişelerden uzak duracağım, geçmedi geçirdi demeyeceğim. Zor değildi de demeyeceğim. Bal gibi de zordu çünkü. Götümden ter aktı amk o inkılap sorularını çözerken. Deli ettiler adamı ya. Ayrıca Nimet Abla'ma da çok çok selamlarım var burdan, öperim onu şapşup.<3 (Sıçtığımın orospusu.)
     Matematik geçirdi bana, harbi geçirdi yani. Kendimi Fatmagül gibi hissettim onları çözerken amk. İnsana azcık nefes aldırsınlar yahu, bu ne böyle ? Bütün seneden beri " Aman bu son senen kızım, aman sık dişini, aman dayan, aman az kaldı, aman bak çok güzel geçecek, aman çok güzel liseye gideceksin, bla bla bla... Sıçim liseye amk! Ne liseymiş be! Çok afedersiniz ama s.kti ebemi yani. Hakikaten yaptı bunu. (Umarım bunu okuyan mağdurun yanında ebeveynleri yoktur.) Tamam abi, kabullendim ben. Siz de kabullenin artık, okul hayatım boyunca ne son senem olacak, ne dayanabileceğim, ne az kalacak, ne sınavlar çok güzel geçecek, ne de çok güzel liseye gideceğim! Olmayacak bunların hiçbiri, siz de kabullenin artık... İşin şaka kısmını da bıraktım zaten artık, Nimet'e klasik ergen tavırlarıyla yaratıcı yaratıcı küfürler etmiyorum. Arkadaşlarla, "Geçirecek amk bu Nimet bize" muhabbetleri yapmıyorum, kendi başıma takılıyorum sadece. Ama yok, olmuyor. O da suç oluyor. Onu da yapmamak lazım. Sadece ders çalışmak, test çözmek gerekiyor, değil mi? Amk. hayatında sıçmaya giderken bile geometri sorularıyla gideceğiz! Kayacak hayatımız, eğer bu lanet sınavlarda 450 üzeri alamazsak, hiç bir bok olamayacağız. Ya soruyorum size, bir insanın, bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının geleceği, mesleği, parası, hayatı, her şeyi bir sınavla belirlenir mi ? Sözüm Nimet Çubukçu'ya! Her yıl Sbs, Ygs, Oks, Öss, Ösym zamanları yaklaştığında mikrofonlar sana çevriliyor hanımefendi! Sana diyorlar ki, "2 saat çok az değil mi? Bir öğrencinin kaderini bir testle belirlemek adaletli mi sizce?" ve sen de gayet ciddi cevap veriyorsun, "E, 15 dk. daha ekledik ya!" Bu nedir ya? Ne bu? Ah, pardoooon, çook çok özür dileriim! Hata bende, sorgulamamalıyım değil mi? Sorgulayınca bile suç oluyor çünkü bu memlekette! Sbs'ye küfür mü ettin? Öss'yi mi sorguladın? Ösym'ye 'adaletsiz' sıfatını mı sarfettin? Yakaladıkları yerde bitiriyorlar seni. Budur ama, adalet de budur, özgürlük de budur. Hah, ve yine hata bende. Bu konular üzerine kalemimi alaycı yaklaşımlarla ele alıyorum! Ama haklıyım, bir gün, çok geç olacak ama bir gün, bunu sen de anlayacaksın Nimet Çubukçu... Bu ülkeye, adam gibi bir Eğitim Bakanı geldiğinde, senin trilyon katın değerinde bir Eğitim Bakanı geldiğinde, sen de anlayacaksın nasıl bir şerefsiz olduğunu...

     Neyse, tamam. Bunları düşündükçe ve yazdıkça, kat kat daha fazla sinirlendim ama bütün postu bunun için kullanamayacağımın farkındayım. :D Öyleyse, kısa kesmekte fayda var. (O nasıl bir 'kısa'dır? Kısa denilince aklına ne geliyor senin be? :S) Gelelim Sbs'de yaşadığım olaylara.
Aynen şu vakalar göründü bende;
1-) Sınava girmeden önce ellerin buz kesmesi,soğuk terleme.
2-) Önüne pat diye kitapçık konduğunda ellerinin terlemesinin sıcak tere dönüşmesi.
3-) Sadece eller değil, boylu boyunca terleme. Ve bunun verdiği iğrenç his.
4-) Gerizekalı gözetmenlerin gözlerinin fal taşı gibi açılmış, bütün sınav boyunca üstünde durması.
5-) Sınavın yapılacağı o lanet olasıca okuldan içeri adım atıldığında sadece 20 dk. sonra hayatının elinde olduğunu bilme hissi.
6-)Sınava girince boğulacakmış hissi.
7-) Sınavdan çıkınca derin bir, "Hoooooooh beeeee!" ve, "Hayat buymuş laaan! Amına koyiiiiim Nimeeeeeeeğğğttt!" deme meselesi.
8-) Evden içeri adım atılınca, "Kaç alcam acaba amk?" düşüncesi...

Gerçekten aynen böyleydim... Bütün gün boyunca hayalet gibi gezdim. İşin garip tarafı, sınav bittiğinde, ben okuldan dışarı adımımı attım, merdivenlerin önüne gittim, derin bi nefes aldım sınav bitti diye, ve annemle babamı aramak için bakmaya koyuldum. O arada, bütün millet alkışlamaya başladı. Töbe estağfurullah dedim, noluyoruz lan? Lan öyle garip oluyosun ki amk, millet sana bakarak alkışlıyo, gülüyo, sen mal mal trene bakar gibi bakıyosun böyle düşün. Ulan meğersem, millet beni görünce öyle gülümserken, sınavımın iyi geçtiğini anlayıp alkışlamaya başlamış! Gerçi o kadar da iyi değildi ama, neyse. Ben bozuntuya vermedim tabii, hemen uçtum ordan.
Ha, unutmadan, Şair Nedim'de girdim Sbs'ye. Orda olan varsa eğer, üstümde kırmızı, üstünde Rusça küfür yazan bir tişört vardı. :D
360, 370 falan alırım herhalde. Sütlaç 50 yanlış yapmış laan! :D Battı kız amk. :D
Haa, anılarıma gelinceeee... :)))
Eski sınıf arkadaşımı gördüm Sbs'de. Şansa bak, o orospu da Hayvan Oğlu Öküz'ün eski sevdiği kız. Çıkmışlardı sanırım bir aralar.
Hayvan Oğlu Öküz'le Breaking Dawn'a (Şafak Vakti, bende bilmiyodum bu güne kadar amk. İzleyince de saçma geldi, vampirler var hani böle, uçuyolar kaçıyolar falan. Garip yani.) gitme olasılığımız yüksek. Gerizekalı fragmanını izlettim ona, direk tepki şu oldu zaten "Kankaaa, amkk benim bu filme gitmem lazım. Şu sarı koca kafalının ismi neydi amk?" "Edward." "Hah, o mal işte. Gerdek gecesinde yatağın tatasını kırıyo kodumun ayısı. Gitmem lazım benim bu filme kankaa." dedi ya! Bu ya! Cidden bu, dediği tek şey buydu yani! "Hayvaaan, bi oraya mı dikkat ettin amk. ayısııııı." dedim, "Napiyim kanka, görülmicek gibi değil." dedi. Ben de bayağı bir zaman geçince (konudan kopmuştuk o ara, ben tekrar buraya geldim.Salağım ya, biliyorum evet.) "Haa, kankaaaa, Biz sınıfça gitmeyi düşünüyoduuk bu filmee bu aradaa, yani sınıfça derken, Sütlaç Mütlaç gelcek işte. Sen de gelseneeee!" dedim öküz gibi. Ve evet salağım, biliyorum. "Ne zaman çıkıyo bu film?" "November ekim miydi kasım mıydı amk? Kasımdı kasım. Kasımda çıkıyo kanka. :)" "Oha çok var lan." "Olsun ben sözünü alayım da. :D" "Belli olmaz." dedi. Bu kadar yani. Sonra da konuyu değiştirdik zaten.

     Of, elim ağrıdı amk. :D (Bu 'amk.' da benim ağzıma dolandı bayağı ha, çok pardon olmayan şeyimle nası koyucaksam! Tartışılır mesele!) Umarım güldürmüşümdür sizi, eğer siz de benim gibi bir Sbs mağduruysanız, bu komik yaklaşımla (Zirzopun teki çıkcak şimdi, ne komiği la, sen komiksen ben dünyanın en komik insanıyım böhöhöyt dicek. Ben de uğraşcam. O zirzopa ben burdan sesleniyim hazır aklıma gelmişken, canıııım, ergeniiiiiim, boşuna götünü yırtma bi bok yapıcam, güldürcem diye. İtinayla silmem yorumunu ha. Haberin ola.) sizi güldürmeyi başarmışımdır umarım. Ve en önemlisi, eğer siz de benim gibi Sbs mağduruysanız, COŞUN PANPALAR!!! ARTIK RAHATIZ YUPPİİİİİİİY! Tamam, sakinim.

                                                                                          Hepiniziiii, öpüyoruuum kocamaaaaaaan..... :))))

4 yorum:

  1. okudum yazını fakat biraz uslup yerlerde geziyodu sanki daha öncekilerden çok daha fazla argo kelime kullanmışsın neyse yazdığının bilimsel tahlilini yapmıcam ama biraz daha dengeli olsa güzel olurdu.Ayrıca evet herşey sınav değil ama malesef ülkemizde sistem bunu öngördüğü için herkes gibi sende uyacaksın haa bide unutma sakın ne yaparsan kendin, her koyun kendi bacağından asılır demee pilav yiyemeyen kız :))

    YanıtlaSil
  2. Üslup için özür dilerim. Ama gerçekten bazen insan bu tür küfürler etmek istiyor bu kadına. :) Bir daha olmaması için özellikle dikkat edeceğim. Uyarın için çok teşekkür ederim.
    Ve evet, herkes gibi ben de bu kurala uymak zorundayım. Maalesef. Son cümle için de, dememeye dikkat ederim. Haha :))

    YanıtlaSil
  3. Okudum ve sonuna kadar hak verdim yaa tüm küfürleri bu eğitim sistemine , sbs'ye,nimete etsek gene az gene az ! hayatımızın tam 3 yılını çaldılarr tam 3 yılım ot gibi okul dersane ev üçgeninde geçtii ! Allah belanı versin nimet !

    YanıtlaSil
  4. Aynen öyle! Üç yılımı harap etti Nimet denilen gerizekalı! Neyse, değişti zatena artık, kafa yormaya bile gerek yok :))
    Teşekkür ederim, okumasandaolur :) yorumların için müteşekkir olduğumu belirtmek istedim :)

    YanıtlaSil